galata saray-ı ocağı – Gala Sözlük
Bu zihniyetin karşısında oluşan son derece reaksiyonel, lümpen ve avami bir güruh da hasıl oluyor tabiatıyla… Bu güruh tıpkı bu zihniyet gibi Galatasaray’a zarar veriyor ve oluşturdukları dikotomi ile bambaşka bir cenahtan sorun teşkil ediyor.

O da Galatasaray’ın Demografik Sorunu’dur… Galatasaray’ın; kendisine 40 sene boyunca üye olmayı düşünmezken Galatasaray’ın Süper Kupa’yı kazanarak Avrupa Şampiyonu olmasıyla Galatasaray taraftarı olmaya karar veren, Galatasaray’dan nemalanmaya çalışan idarecilere ya da
sırf Galatasaray “popülerleşti” diye Galatasaray taraftarı olmak isteyen hedonist, ergen sempatizanlara ihtiyacı yok…

Galatasaray’ın 14 sene şampiyon olamayan cefakar taraftara, savaştan muaf olmasına rağmen Çanakkale’den Filistin’e kadar tüm cephelere koşup nihayetinde Irak’ta İngiliz kurşunuyla şehit düşen Celal İbrahimlere, Balkan Harbinde Bulgar kurşunu yiyip Gazi olan Emin Bülendlere, İngiliz Baskınından İşgal Altındaki İstanbul’da Galatasaray Müzesi yağmalanmasın diye can havliyle envanter kaçıran Ali Samilere ihtiyacı var!!!

Büyük Galatasaray Genel Kurulu müsterih olsun zira 30.000.000’un, 358’e karşı gösterdiği tepki Tüzüğü değiştirip Galatasaray’ı avama açma iradesi değildir. İrade; Galatasaray’a yalnız ve yalnız Galatasaraylıların üye olmasını sağlamaktır. Bu son derece naif ve elzem istek, kanarya sevenler derneğinin bile en tabii hakkıyken neden Türk Harsının tek demokratik ve en köklü kurumunun haklı talebi olmasın ki?

Galatasaray elbette ki seçkin bir yapıda kalmalıdır; mensupları münevver olmalıdır; aralarında görüş farklılıkları her dem sürmeli, Abdurrahman Şerefler ve Tevfik Fikretler birbirleriyle fikir teatisinde bulunmaya devam etmelidir; lakin mensupları arasında Fenerliler ve Beşiktaşlılar olmamalıdır zira bu bir ontolojik sorundur.