gala sözlük şiir kulübü – Gala Sözlük
vadinin diğer kaşına çıktığında köyün tamamını karşısında bulur. acı gerçekle yüz yüze gelir. dünyası yıkılır. köy baştan başa yakılmıştır. kimse yoktur. bütün evler yerle bir olmuştur. donakalır. birden kendi evine doğru koşar. bütün köy evleri gibi onun evi de yakılıp yıkılmıştır. ahmet turan'ın vücudu çözülür. kolu kanadı yanına düşer. dökülüp dağılacak gibidir. bohça omzundan yere düşer. ayakta duramaz. takati kesişir. bir taşın üzerine yığılır. ellerini değneğine, alnını da ellerinin üzerine dayayıp donup kalır. gözlerinin yaşı yerleri ıslatmaktadır.
başından geçenler gözlerinin önünden geçer. komutanının sözlerinin hatırlar. adresini ona niçin ısrarlar verdiğini o anda anlar.

bir müddet yanıp kavrulduktan sonra kalkıp yakılıp yıkılan evlerin arasında dolaşır. köyün kenarındaki mezarlığa varır. alelâde yapılmış mezarları görür. ölülerin, kimseler tarafından toplanıp gömüldüğünü anlamakta gecikmez. çünkü birçok cephede defalarca bu işi kendisi de yapmıştı. mezarların toprağına yüzünü sürer, ağlar. fatihalar okuyup ruhlarına bağışlar. yanıp kül olan annesinin, babasının, eşinin, çocuğunun, hısım akrabalarının, ellerini yüzlerini öpmeyi umarken küllerini, topraklarının öpmek durumunda kalır.

geceye kalmadan köyden ayrılır. yola iner, kars'a gitmekte olan bir at arabasına biner. arabacı, epey ötede bulunan subatan köyünün ermeni katliamından kurtulan sakinlerinden birisidir. tanışırlar. ahmet turan, köylerinin ve köylülerinin başına gelenleri sorar. adam, içi sızlayarak anlatır.